İsviçre menşeili geliştirici WayRay tarafından geliştirilen WayRay Holograktor konsepti holografik görüntüler ile resmi olarak tanıtıldı. Detaylara gelin birlikte haberimizde göz atalım.
Gelişmiş güvenlik, gelişmiş özerklik ve yolcu konforuna odaklanarak geliştirilen model; taksi konseptini yeniden keşfederek paylaşılan mobilitenin geleceği için oldukça önemli bir vizyona sahip. Bununla birlikte model holografik arttırılmış gerçeklik camına sahip ilk otomobil olma özelliğine de sahip.
Uber gibi araç çağırma hizmetleri için tasarlanan modelin üreticisi WayRay’in kurucusu ve CEO’su Vitaly Ponomarev; reklamların holografik olarak görüntülenme kapasitesinin müşteri için yolculuk başına maliyeti azaltabileceğini iddia ediyor. Ayrıca otomobilin sürüş esnasında aldığı kararları görselleştirme veyahut yolculara içerik sunabilmek için AR (arttırılmış gerçeklik) kullanmanın önemi de model ile vurgulanan detaylar arasında yer aldı.
Bahsettiğimiz bu holografik sistem, yolcular için tavandaki cihaz ile sağlanıyor. Ön tarafta ise ön panelde bulunan cihazlar ile aynı sistem ön koltukta seyahat eden yolcuların kullanımına sunuluyor.
WayRay Holograktor detayları
Konseptin tasarımına baktığımız vakit alışılagelmişin dışında olan üç koltuklu bir düzen bizleri bekliyor. Bununla birlikte iç yaşam alanına erişim kolaylığı da sunabilen; martı kanadı tarzında açılan kapılar dikkatleri çekiyor. Genel anlamda sahip olduğu keskin hatlar ile model, Rus Konstrüktivizm mimari hareketinden ilham alıyor. “holografiyi vurgulamak için yapılmış bir araba için mükemmel şekilde uygun” olarak nitelendirilen prizma motifleri modelde büyük ölçüde kullanılıyor.
WayRay, Holograktor’un teknik tarafta sahip olduğu güç aktarma organlarının temelini henüz doğrulamadı. Fakat model ile ilgili bazı teknik veriler açıklandı. Bu verilerin ışığında modelin 600 kilometre menzile sahip olacağı doğrulandı. Ayrıca 0-100 km/s hızlanma süresinin 3.9 saniye seviyesinde olacağı ve 200 km/s azami hız değerine sahip olduğu açıklanan bilgiler arasında yer alıyor.
Son olarak konseptin asıl amacı olan; oluşturulacak filoların nasıl yönetileceği ile ilgili herhangi bir bilgi paylaşılmadı. Fakat Ponomarev’in sorulara verdiği cevapta çağrı merkezi örneğini kullanması gözlerden kaçmadı.
“Tekerlekli Sohbetler: Mesut Bıyık”